Prostat kanserinde klasik tedavi yöntemleri nelerdir?
Cerrahi ve radyoterapi (ışın tedavisi)’dir. Cerrahi, kanserin prostat bezinin dışına yayılmadığı durumlarda prostat bezinin tamamının çıkarıldığı bir tedavi şeklidir. Radyoterapide ise prostat kanseri iyonize radyasyon kullanılarak tedavi edilmektedir.
Cerrahi ve radyoterapinin yan etkileri nelerdir?
Bu tedavi yöntemlerinin uygulanmasıyla birçok yan etki ortaya çıkabilmektedir. Cerrahinin en önemli yan etkileri idrar kaçırma ve sertleşme bozukluğudur. Radyoterapi sonrasında ise yorgunluk, saç dökülmesi, kabızlık, kanama, sık idrara çıkma ve idrarda yanma gibi sorunlarla karşılaşılabilir.
Prostat kanserinde ameliyat mutlaka gerekli midir?
Hayır, değildir. Prostatın sadece kanserli bölgesinin tedavi edildiği kriyoablasyon yöntemi, prostat kanseri nedeniyle ameliyat düşünülen hastalar için ideal bir alternatiftir.
Prostat kanserinde kriyoablasyon tedavisi nedir?
Kriyoablasyon; prostat kanserinin aşırı derecede soğutulup dondurularak yok edilmesini sağlayan yeni bir tedavi yöntemidir.
Fokal kriyoablasyon adı verilen bu yöntemde kanserli doku en yeni ve yüksek teknoloji içeren görüntüleme yöntemleri kullanılarak, milimetrik hassasiyetle tam olarak hedef alınarak “nokta atışı” yapılır.
Kriyoablasyon, prostat kanseri tedavisinde etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış bir yöntemidir.
Kriyoablasyon tedavisinin en önemli üstünlüğü nedir?
Kriyoablasyon ile prostat bezindeki kanserli doku tamamen yok edilirken bezin geri kalan normal kısmı korunmaktadır; bu sayede tümör çevresindeki normal dokunun sağladığı fonksiyonlar zarar görmediği için ameliyattan sonra görülebilen idrar kaçırma veya sertleşme bozukluğu gibi sorunlarla karşılaşılma riski de ortadan kaldırılmış oluyor.
Kriyoablasyon tedavisinin yan etki riski nasıldır?
Kriyoablasyon; prostat kanseri tedavi yöntemleri arasında yan etki görülme olasılığı çok düşük olan bir yöntemdir.
Prostat kanseri için kriyoablasyon tedavisi dünyada nerelerde kullanılıyor?
Başta A.B.D ve Batı Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde on yılı aşkın bir süredir kullanılıyor. Kriyoablasyon tedavisi başta Amerikan Üroloji Derneği ve Avrupa Üroloji Derneği olmak üzere bu alanda otorite konumundaki pek çok mesleki ve bilimsel kuruluş tarafından önerilmektedir.
Kriyoablasyon tedavisi kansere nasıl etki eder?
“Prob” adı verilen özel iğneler yardımıyla tümör dokusuna sıvı azot ve yüksek basınçlı argon gazı uygulandığında, tümörü içine alacak şekilde “buz topu” meydana geliyor; bu sayede kanser hücrelerinin yapısı bozulduğundan tümörün tamamı hızla yok oluyor.
Kriyoablasyon tedavisi kimlere uygulanır?
Kriyoablasyon yöntemi genellikle başlangıç evrelerinde bulunan, küçük boyutlu ve prostat dışına sıçramamış prostat kanseri bulunan hastalarda uygulanıyor.
Kriyoablasyon yöntemi özellikle;
- Ameliyat sonrasında görülebilen idrar kaçırma ve sertleşme sorunlarını yaşamak istemeyen hastalarda,
- Erken evre yani T1 veya T2 aşamasında prostat kanseri olan hastalarda,
- Agresif (saldırgan) olmayan prostat kanseri olan hastalarda,
- İleri yaş veya genel durum bozukluğu nedeniyle ameliyat edilmeye uygun olmayan hastalarda,
- Daha önce cerrahi, radyoterapi vb. başka tedavi yöntemleri uygulandıktan sonra kanserin nüksettiği hastalarda,
- Ameliyat olmak istemeyen hastalarda,
- Daha önce karın ameliyatları geçirmiş hastalarda,
prostat kanserinin tedavi edilmesi için önerilmektedir.
Kriyoablasyon tedavisi nasıl yapılıyor?
- İşlemden önce tedavi edilecek alanlar MR görüntüleri ile tam olarak belirleniyor.
- İşlem sırasında makat bölgesine yerleştirilen ultrason probu yardımıyla prostat ve çevresindeki dokular tedavi sırasında anlık olarak görüntülenebiliyor.
- Tedavide kullanılacak özel iğneler ultrason rehberliğinde makat ve testisler arasında perine adına verilen cilt bölgesinden bölgesinden perkutan yolla yani cildi geçerek ilerletilerek doğrudan prostat bezindeki kanserli dokuya yerleştiriliyor. Bunun dışında bir kesi yapılmıyor.
- Daha sonra cihaz çalıştırılarak bu özel iğnelerin içerisine gaz pompalanıyor.
- Soğutma ve dondurmayı takiben dokunun çözülmesine izin veriliyor. Tedavinin bir seansında bu dondurma ve çözülme fazları birkaç kez tekrarlanıyor.
- Ultrason ekranındaki görüntü ve özel ısı monitörleri sayesinde kanserli bölgedeki ve sağlam prostat dokusundaki ısı değişiklikleri anlık olarak izlenebiliyor. Bu sayede kanser dokusundaki soğuma ve tedavinin başarısı kontrol edilebiliyor ve çevre dokuların zarar görmemesi sağlanıyor.
- İşlem sırasında, penis ucundan başlayarak idrar kanalının prostatın ortasından geçen ve üretra adı verilen bölümüne ilerletilen kateterin içerisinden ılık serum fizyolojik sıvısı geçirilerek, idrar kanalının zarar görmemesi sağlanıyor
- Tedavi tamamlandıktan sonra, kullanılan özel iğneler ve ultrason probu çıkarılıyor
- İşleme bağlı olarak prostat ve çevre dokularda bir miktar ödem meydana gelebileceği için işlem sonrasında idrar çıkışına yardımcı olmak amacıyla geçici bir sonda takılıyor; sonda genellikle 3-7 gün içerisinde çıkarılıyor.
Kriyoablasyon tedavisi için nasıl bir hazırlık gerekiyor?
Barsak temizliği için işlemden 2 saat önce lavman uygulanıyor. Hastamızın işlemden bir gün önce ağızdan antibiyotik kullanması ve işlem öncesinde 8 saat boyunca aç kalması gerekiyor.
Tedavi işlemi ne kadar sürüyor?
Kriyoablasyon işleminin süresi dondurulacak tümör dokusunun büyüklüğüne göre değişir; ortalama olarak 1,5-2 saat sürüyor.
İşlem sırasında ne tür anestezi kullanılıyor?
Kriyoablasyon tedavisi genel anestezi uygulanarak yapılıyor.
Hastaların işlem sonrasında hastanede yatış süresi ne kadardır?
Hastalarımız işlemin yapıldığı gün veya 1 gün sonra taburcu ediliyor.
Kriyoablasyon tedavisinin diğer yöntemlere göre avantajları nelerdir?
- Ameliyat ve radyoterapi gibi tedavilerin yol açtığı sertleşme sorunu ve idrar kaçırma riski oldukça azalmaktadır.
- Komplikasyon riski düşüktür.
- Kriyoablasyon sonrasında hastalarımız ya aynı gün ya da ertesi gün taburcu olmaktadır; halbuki ameliyat sonrasında 3-4 gün hastanede kalınmaktadır.
- Kriyoablasyon tedavisi tek seanslık bir uygulamadır; halbuki radyoterapi 30-60 gün sürmekte ve hemen her gün hastaneye gelmek gerekmektedir.
- Etraftaki normal dokuya veya diğer çevre organlara zarar vermeden kanser dokusuna müdahale edilebilmektedir; bu sayede sertleşmeyi sağlayan damar ve sinirler zarar görmemektedir.
- Radyoterapiden farklı olarak radyasyonun zararlı etkilerine maruz kalınmamaktadır.
- Cerrahiye uygun olmayan veya ameliyat olmak istemeyen hastalar kriyoablasyondan faydalanabilmektedir.
- Radyoterapi veya fokal tedavi (HIFU, kriyoablasyon) sonrasında nüks meydana geldiği takdirde kriyoablasyon kolaylıkla uygulanabilmektedir.
Kriyoablasyon tedavisi sonrasında hastalar nasıl takip ediliyor?
Hastalarımız işlemden 1 gün sonra normal günlük yaşamlarına dönebiliyor. Tedavi işleminden 3-7 gün sonra sonda çıkarılır; her 3 ayda bir kanda prostat spesifik antijen (PSA) kontrolü yapılıyor.